Anasayfa     Merkezimiz     Teknik Donanım     Personelimiz     Sağlık Köşesi     Foto Galeri     İnsan Kaynakları     İletişim   Linkler
  Sağlık Köşesi  
    Beslenme ve Diyaliz
    Hastalara Sorular
    Sık Sorulan Sorular
Site İçi Arama
Haberler
    TÜM HASTALARIMIZA HUZUR,SAĞLIK VE MUTLULUK DİLİYORUZ.

Webmail



   Beslenme ve Diyaliz

Eğer hemodiyalize giriyorsanız, diyaliz merkezindeki tüm tıbbi bakım uygulamaları içinde beslenmeniz önemli bir yer tutar. Hemodiyalize giren hastaların özellikle dikkat etmesi gereken bazı önemli noktalar şunlardır;
1.Doğru ve yeterli miktarlarda protein almak
2.Sizin için en uygun sağlıklı kiloda kalmak
3.Tuz ve sıvı alımının aşırı olmamasına dikkat etmek
4.Fosfor ve kalsiyum alımının doktorunuzun yada diyetisyeninizin önerdiği düzeylerde alımına dikkat etmek
5.Potasyum alımının aşırı olmamasına dikkat etmek
6.Vitamin ve mineralleri ihtiyacımız kadar almak
7.Diyabet (şeker hastalığı) gibi özel durumlarınız olduğunda diyet programınızı ve beslenme biçiminizi buna göre düzenlemek.

Günlük işlerinizi yapabilmek için gerekli olan enerjiyi alabilmeniz için, sizin için gerekli olan miktarda kalori içeren bir diyet listesi uygulamanızı öneririz. Yediğiniz bütün yiyecekler kalori içermektedir. Kalorinin yeterli düzeyde olması aşağıdaki nedenlerden dolayı önemlidir;
1.Vücudunuzun gereksinmesi olan enerjiyi sağlar
2.Sağlıklı kiloda kalmanıza yardımcı olur
3.Kaslarınızın ve dokularınızın onarımı için gerekli olan proteinin, enerji için kullanılmayarak asıl işlevini yerine getirmesine yardımcı olur.

Günlük ihtiyacınız olan kalori miktarına ulaşmak için nasıl bir diyet listesi uygulamanız gerektiğini öğrenmek için diyaliz merkezinizin diyetisyenine veya doktoruna başvurun. Önerilen kalori miktarı sizin bireysel gereksinmelerinizi karşılayacak şekilde hazırlanacaktır. Gereksinmelerinizi karşılayacak şekilde doğru miktarda günlük alınan kalori, kilo kaybetmenizi yada kilo almanızı önleyerek sabit ve doğru ağırlıkta kalmanızı sağlayacaktır.
 
Diyete başlamak için atılan ilk adımlar:
1.Diyetinizle ilgili olarak diyaliz merkezinizin diyetisyeniyle mutlaka konuşun
2.Günlük enerji ihtiyacınızı karşılayacak besinlerin yer aldığı bir diyet listesi alın
3.İdeal beden ağırlığınızın ne kadar olması gerektiğini doktor ve diyetisyeninize sorun. Belli periyodlarla beden ağırlığınızı ölçün
4.Eğer olmanız gereken ağırlıktan, daha az bir ağırlığa sahipseniz diyetinizin kalorisini artırması için diyetisyeninize başvurun
5.Eğer beden ağırlığınız her geçen gün ve yavaş yavaş artıyorsa günlük aldığınız kalori miktarının ayarlanması için diyetisyeninize başvurun
6.Eğer beden ağırlığınız hızlı bir şekilde artıyorsa doktorunuz ve diyetisyeninizle konuşun. Kilonuzda ani bir artışın olması, vücudunuzda şişliklerin olmasına ve kan basıncınızın artarak tansiyonunuzun çıkmasına neden olur. Bunun nedeni sıklıkla kontrolsüz sıvı alımından dolayı vücutta biriken sıvı olabilmektedir.
Diyalize girmeden önce kanınızda biriken kullanılamayan  madde miktarının en az seviyede olması için, proteinden kısıtlı besinleri içeren bir beslenme biçimi uygulamanız zorunludur. Ancak diyalize başlandığında protein içeren yiyecekler yenilir. Yeterli miktarda protein alımı, sağlık için ve kendinizi iyi hissetmeniz için önemlidir.
 
 Vücudunuz neden yeterli miktarda proteine ihtiyaç duyar?
1.Kaslarınızın çalışması için
2.Doku onarımı için
3.Vücudunuzun enfeksiyonlarla mücadele edebilmesi için

Hangi besinler proteinden zengindir?
1.Taze etler
2.Kanatlı kümes hayvanlarının etleri (tavuk,hindi vb.)
3.Balık ve diğer deniz ürünleri
4.Tam yumurta veya yumurta akı
5.Süt, peynir, yoğurt gibi mandıra ürünleri
Yukarda saydığımız protein kaynağı besinlerin diyaliz hastaları için sakıncalı olan yüksek fosfor içerdiği unutulmamalıdır. Bu nedenle bu ürünleri ihtiyacınızdan fazla tüketmeyiniz ve günlük ne kadar tüketmeniz gerektiğini mutlaka diyetisyeninize danışınız. 

Protein Alımıyla İlgili Önemli Noktalar
1.Vücudunuzun günlük protein ihtiyacını ve bunu karşılamak için hangi besinden ne kadar tüketmeniz gerektiğini diyetisyeninize danışınız.
2.Günlük beslenme alışkanlıklarınızı ve tükettiğiniz yiyecekleri diyetisyeninize aktararak hangi besinlerin iyi bir protein kaynağı olduğunu öğreniniz. Böylece yanlış beslenme alışkanlıklarından kurtularak yeterli-dengeli beslenme alışkanlığı kazanmanız kolaylaşacaktır.

Sodyum ve Sıvı Alımı ile İlgili Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar
Sodyum tükettiğimiz besinlerde doğal olarak bulunan bir mineraldir. Tuz; günlük kullandığımız sofra tuzunda ve aşağıda verilen örneklerde ki tuz eklenmiş bazı besinlerde bulunmaktadır:
1.Yemeklerimize lezzet ve renk vermek amacıyla kullandığımız ev yapımı yada hazır salçalarda,
2.Marketlerde hazır olarak satılan dondurulmuş yiyeceklerde ve konservelerde,
3.Pastırma, salam, sosis, hamburger gibi işlenmiş et ürünlerinde,
4.Cips ve kraker gibi yiyeceklerde,
5. Hazır çorbalarda,
6.Ev dışında yemek yenilen lokanta, cafe ve restoran gibi yerlerde tükettiğimiz yiyeceklerde.
Aşırı miktarda tuz içeren yiyeceklerin tüketimiyle susama isteği artarak aşırı su içmenize neden olur ve böylece vücudunuzda su tutulumu meydana gelir.

Fazla sodyum (tuz) ve sıvı alımı;
1.Elleriniz, ayaklarınız ve göz kapaklarınızda ödem sonucu meydana gelen şişliklere neden olur,
2.Sıvı kilosunda artışa neden olur,
3.Nefes alırken kesilmelere yol açar,
4.Kan basıncında artışa neden olarak tansiyonunuzun yükselmesine yol açar,
5.Kalbinizin daha hızlı çalışmasına sebep olur
Yukarda sıraladığımız nedenlerden dolayı tuz ve tuz içeren yiyecekleri tüketmekten kaçınınız. Yiyeceklerinize lezzet katmak amacıyla lezzet veren bazı baharatları kullanmanızda bir sakınca yoktur. Hangi baharatlardan ne kadar kullanabileceğinizi diyetisyeninize danışarak öğrenebilirsiniz. Kırmızı toz biber veya az miktarda limon kullanımı yukarıda bahsedilen lezzet vericilere örnek olarak gösterilebilir.
 
 
 Fosfor ve Kalsiyum:
Fosfor, tükettiğimiz besinlerin birçoğunun bileşiminde doğal olarak bulunan bir çeşit mineraldir. Yüksek miktarda fosfor içeren yiyeceklerin bazıları aşağıdaki gibidir;
1.Süt, peynir ve yoğurt gibi günlük tükettiğimiz yiyecekler,
2.Dondurma, puding, sütlaç, muhallebi gibi süt içeren tatlılar,
3.Fındık, yer fıstığı gibi kuruyemişler ve bunlardan yapılan fındık ezmesi yada fıstık ezmesi gibi işlenmiş ürünler,
4.Kurufasülye, nohut, barbunya, kırmızı ve yeşil mercimek gibi kurubakliyatlar,
5.Bezelye gibi konserve olarak tüketilen ürünler,
6.Kakao, bira ve kola gibi içecekler 
Yüksek fosfor içeren yiyeceklerin tüketimi sonucunda kan fosfor düzeyinde bir artış meydana gelmektedir. Diyaliz esnasında bu fosforun tamamı temizlenememektedir. Kan fosfor düzeyinin artmasıyla birlikte kemiklerdeki kalsiyum kandaki fosfor tarafından bağlanarak kana karışır. Bu durumun süreklilik arzetmesi zamanla kemiklerinizin dayanıklılığının azalmasına neden olacağından ciddi kemik problemleri meydana gelmektedir. Kemikler kırılgan ve kolay bükülebilir bir hal alacağından ciddi kırıklar ve yaralanmalar meydana gelebilmektedir. Kanda oluşan kalsiyum-fosfor bileşikleri kristalize bir yapıya bürünerek damarlarınız, eklemleriniz, kaslarınız, deri altı dokular ve kalbinizde birikerek ciddi sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Kemiklerinizde meydana gelen ağrı, kalp ve diğer organlarda meydana gelen harabiyet, kan dolaşımında meydana gelen aksamalar ve cilt ülserasyonları gibi istenmeyen ciddi sağlık sorunları fosfor alımının dengesizliği ve kan fosfor düzeyinin yüksekliğinden ileri gelen sağlık sorunlarından yalnızca bir kaçıdır.
Kan fosfor düzeyini normal seviyede tutmak için fosfor içeriği yüksek besinleri sınırlamanız gerekmektedir ve doktorunuzun önerdiği fosfor bağlayıcı ilaçlarınızı aksatmamanız yararınıza olacaktır. Bu bağlayıcılar doktorunuzun önerdiği dozda yemek arası alınan ilaçlardır.
 
Kalsiyum, başta kemiklerinizin dayanıklılığının sağlanması olmak üzere vücutta bir çok önemli görevi olan bir mineraldir. Yüksek fosfor içeriğine sahip olan süt ve süt ürünleri aynı zamanda yüksek kalsiyum içeriğine sahip besinlerdir. Kemik kalsiyum içeriğinin azalmasını önlemek amacıyla uyulması gereken en önemli nokta beslenmenize dikkat etmeniz ve yüksek fosfor içeriğine sahip besinleri az tüketmenizdir. İkinci önemli nokta ise doktorunuz tarafından önerilen fosfor bağlayıcı ilaçları aksatmamanızdır. Kemik hastalıklarından korunmanız için yada bu hastalıklar ortaya çıktığında doktorunuz tarafından vitamin D’nin özel formları verilebilir. Ancak burada önemli nokta beslenmenize dikkat etmeniz ve diyetinizde aşırı fosfor içeren besinlere yer vermemenizdir. Diyaliz hekiminiz yada nefroloji uzmanınız önermediği takdirde vitamin D preparatları kullanmaktan kaçınmanız gerekmektadir.
 
Potasyum: Potasyum tükettiğimiz yiyeceklerde bulunan bir diğer önemli mineraldir. Potasyum kaslarınız ve kalbinizin düzenli çalışmasına yardımcı olmaktadır. Potasyumun kanda yüksek miktarda yada düşük miktarda olması tehlikeli olabilmektedir. Hemodiyaliz hastalarının yüksek potasyum içeriğine sahip besinlerin tüketimini sınırlaması gerekmektedir. Kan potasyum düzeyiniz aylık düzenli olarak yapılan tahlillerle belirlenmektedir ve doktorunuzun değerlendirmeleri sonrasında diyetisyeniniz tarafından yiyeceklerle almanız gereken potasyum miktarı belirlenmektedir. Sizin için hazırlanan özel beslenme programlarını uygulamanız ve diyetisyeninizin beslenme önerilerini dikkate almanız yararınıza olacaktır.

Yüksek miktarda potasyum içeren besinlerin bazıları aşağıdaki gibidir;
1.Bütün sebze ve meyveler potasyum içerirler (muz, kavun, karpuz, portakal, patates, domates ve meyve suları oldukça yüksek potasyum içeriğine sahiptirler)
2.Kurubaklagiller ve kuruyemişler
3.Potasyum içeriğine sahip katkı maddesi içeren hazır besinler
4.Kola gibi gazlı içecekler, neskafe, boza, sahlep, oralet gibi hazır yada toz içecekler 

Vitamin ve Mineraller:Yaşam fonksiyonlarımız için ihtiyacımız olan vitamin ve mineralleri çeşitli besinlerden karşılarız. Yeterli ve dengeli bir diyete ek olarak doktorunuz tarafından vücudunuzun ihtiyacı olan bazı vitamin ve mineraller ek olarak verilebilir. Kronik böbrek ve diyaliz hastalarının vitamin ve mineral gereksinmeleri sağlıklı insanlardan farklıdır. Potasyum yada fosfor düzeyini dengelemek amacıyla beslenme programınızdan çıkarılan bazı besinler bazı önemli vitamin ve minerallerin kullanılmasını engellemektedir. Bu nedenle doktorunuz tarafından önerilen vitamin ilaçlarını düzenli olarak kullanmanız ve diyetisyeninizin beslenme önerilerini dikkate almanız yararınıza olacaktır. Doktorunuz tarafından önerilmeyen vitamin ilaçlarının hastalar tarafından ezbere kullanılması diyalize giren hastalarda ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Bu nedenle piyasada reçetesiz olarak bir takım kişi yada kişilerce satılan, önerilen ve bitkisel olduğu söylenilen ek vitamin ilaçlarını kullanmaktan kaçınınız.

Bu sitenin tüm hakları saklıdır İlke Diyaliz Merkezi    info@ilkediyaliz.com